Untitled
unknown
plain_text
5 months ago
6.0 kB
2
Indexable
Ben başından beri hep bu ilişkinin temellerini sağlam tutmak, her şeye rağmen yan yana durmak için uğraştım. Hemde çok fazla. Ama ne zaman adım atsam, her seferinde bir yerlerden birşey çıktı. Temeli ne kadar sağlam tutmaya çalışıp o kadar derine uzanmak istesem hep bişeyler çıkıyor. Bu biyerden tanıdık geldi mi bilmiyorum. Annenin bana olan tavırları başından beri kabul edilemezdi. Ne zaman yanınızda olsam, beni dışladığını, aşağılamaya çalıştığını gördüm. Geriye dönüp hiç baktın mı nerde çatırdamaya başladı. Bunun suçlusu kim. Kim tarafından olan şeyler timura yüklendi. Çabuk unutuyorsun. Konu kendinle alakalı olunca nerelere dalıyorsun. Ama konu benimle alakalı olunca çok çabuk unutuyorsun. Sen unuttuysan ben sana hatırlatırım. Hatta hatırlatayım. Ben kız değilim. Ben erkeğim. Üstelik 30 senesini senin hayatında görüp görebileceğin karakterlerden çok uzakta yaşamış, hayatı boyunca kimseye minnet etmeden ve etmeyecek biriyim. Hep tek başımaydım. her şeyi kendim başardım, kendi mücadelelerimle geldim bu noktaya. Bunu yaparkende kimselerin hayatlarına dokunmadan yaptım. Kim nerde nasılsa ona göre davrandım. Herkes hakkettiğini yaşar bu hayatta. Kimsenin namusuna göz dikmedim. Başkalarının namusuna göz dikmek ne demektir, bunu hiç bilmem. Benim için namus, kişiliğin, onurun ve dürüstlüğün bir bütünüdür. Kendi değerlerimi asla çiğnemedim ve çiğnemem de. Ben böyle delikanlı biriyim. Kimseyle kıyaslanmam. benim hikayem benim duruşum benim zaferimdir. Her zaman doğru olanı yapmayı, başkalarına karşı dürüst olmayı, kendi değerlerime sadık kalmayı seçtim. Benim için bir kişinin karakteri, onun gerçek yüzüdür. Kendime olan saygım, beni her daim delikanlı kılan en önemli unsurdur. İnsanlara saygı duyarım, ama asla kendimi aşağılamama neden olacak bir duruma düşmem. Hayatımda kimseye bir şey borçlu değilim, her başarımın arkasında kendi azmim var. Bunu bilmelisin. Başkalarıyla olan ilişkilerini kendi zayıflıkların üzerinden değerlendirmekten vazgeç. Benim için başkalarının yaşadığı şeyler, benim yolculuğumla ölçülmez. Hayatımı kendi inançlarımla, kendi örf adetime göre şekillendiriyorum. Benim değerim, başkalarının geçmişiyle değil, kendi duruşumla belirlenir. Geçmişte yaşananlar benim için sadece derslerdir, asla beni geri çekemez. Benim kimseyle rekabet etmem gerekmiyor; kendi içimdeki mücadele yeter. Eğer senin geçmişinle beni yargılarsan, o zaman bu ilişkiyi sorgulaman gerekiyor. Bana kalkıp anneme böyle dedin diyorsun. O yüzden diyorum ki sana otur bir düşün. Bunun suçlusu kim. Kim tarafından olan şeyler timura yüklendi. Benim kızım dul değil. Düğün yapamıyosanız gidin.. Benim kızımın üzerinde bağ bahçe var. Evlilik sözlemesi yapacaksınız.. Daha bunlar başlangıç funda. Çünkü buraya yazamayacağın öyle şeyler var ki senin görmeni beklediğim, senin hissetmeni beklediğim... Ne zaman yanınızda olsam, beni dışladığını, aşağılamaya çalıştığını gördüm annenin. Üstelik bunu sürekli sessizce izledin. Küçümseyen sözler sarf ettiğinde, senin hiçbir şekilde ses çıkarmadığın her an beni daha da yalnız hissettirdi. Annen beni evinize bile sokmak istemedi, yine sessiz kaldın. Bir gün bana "O çocuk senin dengin değil" dedi, sen yine sustun. Senin annen, senin sevdiğin adama bu kadar açık bir şekilde cephe alırken, sen nasıl onun karşısında sessiz kalabildin? Bana karşı sürekli düşmanca bir tavır sergilemesine nasıl göz yumdun? Ben senin annenin her yaptığına katıldığını mı düşünmeliyim? Yoksa onunla yüzleşmekten mi çekiniyorsun? Annen bana sürekli hakaret etti, beni aşağılamaya çalıştı, ama asıl üzücü olan, senin hiçbir zaman bu duruma müdahale etmemen. Böyle bir durumda nasıl bir gelecek hayal edebilirim? Bana karşı bu kadar saygısızca davranan birisiyle nasıl bir ilişki yürütebilirim? Senin yazdıkların bana hiç samimi gelmiyor. Annenin yanında durmayı seçtin, beni hep yalnız bıraktın. Şimdi ise pişmanlık dolu sözler söylüyorsun, ama çok geç kaldın. 'Seninle olma heyecanıma kapıldım' diyorsun, ama ben her defasında annene karşı ne kadar yalnız bırakıldığımı hatırlıyorum... Geçmişin kirli, gelecek diye sunduğun hayal bir yıkıntıdan ibaret.' Ben de sana şunu söylüyorum: Bu ilişkide sadece bir kişi fedakarlık yaparsa, o ilişki zaten çoktan bitmiştir. Eğer gerçekten bir gelecek istiyorsan, önce bana hak ettiğim saygıyı göstereceksin. Nasıl ben bir başkasının buna ailem de dahil bir kişini sana saygısızlık yapmasına izin vermiyorsam. Annenin her sözüyle beni ezmeye çalışmasına göz yummayacaksın. Eğer bunları yapamıyorsan, zaten biz çoktan bitmişiz demektir. Unutma, ben kimseye ezdirmem kendimi ve senin de buna izin verdiğin her an aramızda daha büyük bir uçurum oluşturdu.. Bana diyosun ki bana şöyle yaptın. Sen bana ne yaşattın funda. Funda ben ne yaşıyorum. Ben senden önce böyle biri değildim. Bana kalkıp beni başkalarıyla kıyaslıyosun. Benim sana olan sevgim ve bağlılığım, senin eski ilişkilerinle kıyaslandığında değersizleşiyorsa, bu ilişkiyi sürdürmek neden mantıklı olsun? Her seferinde benimle onun arasındaki karşılaştırmayı yaparak, beni daha da derin bir yalnızlığa sürüklüyorsun. Geçmişte yaşadığın şeylerle benimle olan bağını nasıl bu kadar basite indirgersin? Eğer eski hayatına bu kadar bağlıysan, benimle olan bağın ne kadar sağlam? Çünkü ben kimseyle kıyaslanmak istemiyorum; ben kendimim ve bunun farkında olan biriyle olmak istiyorum. Eğer senin için bu mümkün değilse, aramızda bir gelecek yok demektir. Elimden geldiğince son kibarca konuşmamı yaptım sana. Umarım bunun anlamını bilmezsin.
Editor is loading...
Leave a Comment